Televizyonlardaki abuk sabuk programlar artık kendini aşmaya başladı. Bu programların yarattığı abuk sabuk tipler, evleri ele geçirip, insanların akşamlarını,gündüzlerini ele geçirmeye başladı. Ama beyinler kıvrımları artık azaldığı için bunların farkında değiliz…
İletişim teknolojilerinin belki en büyük icatlarından biri olan televizyon, “aptal kutusu”na döndü…Peki neden?
Geçen akşam “Yemekteyiz” programına rastladım. Popüler bir kanalda olmasından dolayı kumandadaki ilk dokuz rakamın içinde yer alan bu program,kendini aşmış…Millet açlıktan birbirini öldüre dursun,bizim bu kahramanlar “Bu yemeğin tuzu yok,domates çorbası böyle mi olur,ben hiç böyle kötü bir tiramisu yemedim” şeklinde tartışmaktan benliklerini kaybetmişler. Sanki hepsi birer gurme…
Uzun süredir var olan bir program,peki ben niye şimdi kızdım…Kızdım çünkü bir de bu gurmelere puan versin insanlar diye telefon numaraları alt yazılarda geçiyor. Ve artık izleyenler puan verebiliyor.Ne güzel bir teknoloji değil mi? Ulan yemeği yemeden kime,kimin neyine oy verilecek…Kim daha güzel bağırıyor, en güzel çirkef kim şeklinde oy veriliyordu dimi…
Bir başka felaket ise evlilik programlarında…Bunlara bir şey söylemeye gerek yok…Bunları izleyen çocuklar büyüdüğünde, sevgi,aşk,aile gibi kavramları ile alakalı olmayacağı için ben bile üzülüyorsam,cidden problem var…
“Genel İzleyici” adı altında kategorilendirilen bunlar ve daha beterleri ne yazık ki devam edecek…Neden? Çünkü bizim insanımız “Genel İzleyici”…
Aptal kutusu diye adlandırdığımız sürece, o kutunun içinden o aptallıkları alıyor olacağız…Bazı şeyleri beyin kıvrımlarından uzun uzun geçirerek(düşünmek diyorlar buna) ve seçici olsak keşke…